- Katılım
- 25 Mar 2021
- Mesajlar
- 2,024
- Puanları
- 36
Atık kağıtları kendi renk ve desenlerinden faydalanarak takı ve aksesuara dönüştüren Ali İstek Kart, ‘Teriha’ ismini verdiği sanatıyla 50 bine yakın yüzük, kolye, tespih, bileklik üretti.
Çocukluğundan beri kağıda hal vermeyi seven 56 yaşındaki Kart, sanatını 22 yıl evvel çöpe attığı renkli mecmua sayfaları tesadüfen gözüne takılınca keşfetti.
Boya kullanmadan, kağıtları kendi renk ve desen ahengiyle şekillendirerek takılar yapmayı hayal eden Kart, tekniğini vakit ortasında geliştirdi.
Kağıdın dayanıklılığını artırmak, yapıtın uzun yıllar kullanılabilmesini sağlamak için de vernikle kaplama usulünü kullanan Kart, yalnızca çöpe atılan mecmua, kitap ve imsakiyeleri kullanıyor.
Bugüne kadar 50 bine yakın yüzük, kolye, tespih, bileklik yapan Kart, kimi vakit bir yapıtı için 10 gün uğraşıyor.
Kart, yapıtlarını 100 lira ile bin lira içinde satışa sunuyor.
“İnsanların çöpe attığı kağıtları mücevhere dönüştürmeye çalışıyorum”
Kart, AA muhabirine, yaptığı işin bir geri dönüşümden çok bir ileri dönüşüm olduğunu söylemiş oldu.
Sanatını, biroldukça deneme yanılma yoluyla geliştirdiğini vurgulayan Kart, 22 yıllık deneyimiyle yapıtlarının bir kuyumcunun vitrinini süsleyebilecek seviyeye geldiğini lisana getirdi.
Kağıdı yalnızca malzeme üzere değil, sevda olarak gördüğünü anlatan Kart, şunları kaydetti:
“Kağıtla ilgili çeşitli sanatlar var. Lakin, kullandığım teknik ve üslup büsbütün bana ilişkin. Bilinenlerden farklı teknikler uygulayarak yeni bir sanat bulduğumu düşünüyorum. İsmini da “Teriha” koydum. Ahiretin tersten okunuşu ve bana nazaran kağıdın ölüp bir daha dirilişi manasını taşıyor. Tek bir kağıt kesimi bile satın almıyorum. Yalnızca atık kağıtları kullanıyorum. İnsanların çöpe attığı kağıtları mücevher haline getirmeye çalışıyorum. Ne kadar başarılı olduğuma toplum karar verecek.”
“Yaptığım yapıtları anlamlandırmayı seviyorum”
Kart, yapıtlarının yalnızca kağıttan takılar ve aksesuarlar olmasının haricinde birtakım manalar da içerdiğini belirterek, şöyleki konuştu:
“Yaptığım yapıtları anlamlandırmayı seviyorum. örneğin kendime yaptığım bir tespih var. İçinde de vasiyetim yazıyor. Her tanede bir öğüt yazıyor. Hak vaki olduğunda çocuklarım taneleri kırarak açıp okuyacaklar. Bana ‘ Baba yadigarıdır kıyamayız.’ diyorlar. Aslında birinci ders odur. Baba yadigarı da olsa dünya malıdır. Onu kırmayı beceremezsen, babanın lafına ulaşamazsın. Kimi kolyelerin ortasında de hiç kimsenin duymadığı küçük öyküler saklıyorum. Kimi kağıtlarda basılı epeyce özel kelamlar ve fotoğraflar var. Onları kullanmayı, takılara nakletmeyi de hayli seviyorum.”
Şenliklere ve stantlara katılarak sanatını tanıtmaya çalıştığına değinen Kart, kendisiyle birlikte kaybolmaması için sanatını öğretmeyi daha fazlaca önemsediğini bildirdi.
Kart, sanatının gelişmesini ve klasik hale gelmesini epey istediğini de lisana getirdi.
AA / Serhat Çetinkaya – Kültür Sanat
geri dönüşüm, Kitap, Baba, Kültür Sanat, Haberler
Çocukluğundan beri kağıda hal vermeyi seven 56 yaşındaki Kart, sanatını 22 yıl evvel çöpe attığı renkli mecmua sayfaları tesadüfen gözüne takılınca keşfetti.
Boya kullanmadan, kağıtları kendi renk ve desen ahengiyle şekillendirerek takılar yapmayı hayal eden Kart, tekniğini vakit ortasında geliştirdi.
Kağıdın dayanıklılığını artırmak, yapıtın uzun yıllar kullanılabilmesini sağlamak için de vernikle kaplama usulünü kullanan Kart, yalnızca çöpe atılan mecmua, kitap ve imsakiyeleri kullanıyor.
Bugüne kadar 50 bine yakın yüzük, kolye, tespih, bileklik yapan Kart, kimi vakit bir yapıtı için 10 gün uğraşıyor.
Kart, yapıtlarını 100 lira ile bin lira içinde satışa sunuyor.
“İnsanların çöpe attığı kağıtları mücevhere dönüştürmeye çalışıyorum”
Kart, AA muhabirine, yaptığı işin bir geri dönüşümden çok bir ileri dönüşüm olduğunu söylemiş oldu.
Sanatını, biroldukça deneme yanılma yoluyla geliştirdiğini vurgulayan Kart, 22 yıllık deneyimiyle yapıtlarının bir kuyumcunun vitrinini süsleyebilecek seviyeye geldiğini lisana getirdi.
Kağıdı yalnızca malzeme üzere değil, sevda olarak gördüğünü anlatan Kart, şunları kaydetti:
“Kağıtla ilgili çeşitli sanatlar var. Lakin, kullandığım teknik ve üslup büsbütün bana ilişkin. Bilinenlerden farklı teknikler uygulayarak yeni bir sanat bulduğumu düşünüyorum. İsmini da “Teriha” koydum. Ahiretin tersten okunuşu ve bana nazaran kağıdın ölüp bir daha dirilişi manasını taşıyor. Tek bir kağıt kesimi bile satın almıyorum. Yalnızca atık kağıtları kullanıyorum. İnsanların çöpe attığı kağıtları mücevher haline getirmeye çalışıyorum. Ne kadar başarılı olduğuma toplum karar verecek.”
“Yaptığım yapıtları anlamlandırmayı seviyorum”
Kart, yapıtlarının yalnızca kağıttan takılar ve aksesuarlar olmasının haricinde birtakım manalar da içerdiğini belirterek, şöyleki konuştu:
“Yaptığım yapıtları anlamlandırmayı seviyorum. örneğin kendime yaptığım bir tespih var. İçinde de vasiyetim yazıyor. Her tanede bir öğüt yazıyor. Hak vaki olduğunda çocuklarım taneleri kırarak açıp okuyacaklar. Bana ‘ Baba yadigarıdır kıyamayız.’ diyorlar. Aslında birinci ders odur. Baba yadigarı da olsa dünya malıdır. Onu kırmayı beceremezsen, babanın lafına ulaşamazsın. Kimi kolyelerin ortasında de hiç kimsenin duymadığı küçük öyküler saklıyorum. Kimi kağıtlarda basılı epeyce özel kelamlar ve fotoğraflar var. Onları kullanmayı, takılara nakletmeyi de hayli seviyorum.”
Şenliklere ve stantlara katılarak sanatını tanıtmaya çalıştığına değinen Kart, kendisiyle birlikte kaybolmaması için sanatını öğretmeyi daha fazlaca önemsediğini bildirdi.
Kart, sanatının gelişmesini ve klasik hale gelmesini epey istediğini de lisana getirdi.
AA / Serhat Çetinkaya – Kültür Sanat
geri dönüşüm, Kitap, Baba, Kültür Sanat, Haberler