- Katılım
- 25 Mar 2021
- Mesajlar
- 2,023
- Puanları
- 36
TRABZON (AA) – Trabzon‘un Ortahisar ilçesinde yaşayan 63 yaşındaki Hatice Özkan‘ın, torununa doğum gününde ikram edilen “Kirli” ismini verdiği kaz ile kurduğu bağ gorenlerin ilgisini çekiyor.
çabucak hemen 5 günlük yavruyken torunu Yiğit’e ikram edilen Çin hafriyatın 3 yıldır bakımını üstüne alan Özkan, “Kirli” ismini verdikleri hayvanı bir an olsun yanından ayırmıyor.
Özkan, meskende, mahallede ve köyde birlikte vakit geçirdiği “Kirli” ile torunu Yiğit’i de eğitim gördüğü Mehmet Akif Ersoy Ortaokulunda vakit zaman ziyarete gidiyor.
Öğrenciler, öğretmenler ve okul idaresinin ilgi gösterdiği “Kirli”, bahçede, okul koridorlarında ve öğretmenler odasında dolaşıp, birtakım günler sınıfa da girerek derslere sevinç katıyor. “Kirli”nin okulda vakit geçirdiği vakit diliminde okulun maskotu olan “Krema” isimli köpek de kaza eşlik ediyor.
Hatice Özkan, AA muhabirine, 3 yıldır tıpkı meskeni paylaştığı “Kirli”nin adeta kentin maskotu haline geldiğini söylemiş oldu.
Kazın bakımını meskeninin balkonunda yaptığını anlatan Özkan, “Benimle birlikte her yere geliyor, ben de işim olduğu vakit her yere onunla gidiyorum, yanımdan ayırmıyorum.” dedi.
Özkan, “Kirli”yi etrafındaki çabucak her insanın tanıdığını lisana getirerek, “Pazara gittiğim vakit ‘Kirli’ geliyor mu diye çabucak ardıma bakıyorlar. Her sabah çıkarıyorum dışarı, gezdiriyorum. Ben gereksinimimi görmek için çıktığımda durmuyor o da benimle geliyor.” diye konuştu.
Kirli’nin ismini oğlu ve torunun verdiğini, onun da ismi söylendiğinde çabucak reaksiyon verdiğini vurgulayan Özkan, “Torunum okula gittiğinde birden fazla sabah Kirli’yle bir arada gdolayıp getiriyoruz.” tabirini kullandı.
“Benim için ‘Kirli’ evlat demek”
Özkan, mesken taşıdığı için Kirli’yle bu ortalar farklı yerlerde kaldıklarını tabir ederek, şunları kaydetti:
“goremezsem özlüyorum onu. Benim için ‘Kirli’ evlat demek. Diğer bir şey diyemem, içime sokasım geliyor. İsmini söyleyerek seviyorum fakat daha hayli kurban olurum seni veren Allah’a diyorum ona, o denli seviyorum. Ben onun gidişini görmeyim ancak o benim gidişimi görsün. Ben onun öldüğünü görmeye dayanamam. Kirlinin beşerlerle ortası epeyce âlâ, insanları seviyor, toplumsallaştı. Oynuyor, saldırması falan yok. Herkesi seviyor. Tanıdıklarına daha değişik sesler çıkartıyor, çocukları epey seviyor, Kirli’ye koş koş dediğin vakit açıp kanatlarını koşuyor, gel kucağıma dediğim vakit, kucağıma geliyor, bana kendini sevdiriyor.”
Özkan’ın torunu 8. sınıf öğrencisi 13 yaşındaki Yiğit Terzi ise hayvanları fazlaca sevdiğini belirterek, babasından doğum günü armağanı olarak Çin hafriyat istediğini söylemiş oldu.
Terzi, “Kirli”nin okula birinci geldiği gün arkadaşlarının şaşırdığını tabir ederek, “Babaannemle birçok vakit beni okula getirip, gdolayıyor. Arkadaşlarımla oynuyor, derse de girip okulu dolaşıyor, ben onu hayli seviyorum. Öğretmenlerime teşekkür ediyorum. Farklı bir hayvan olduğu için arkadaşlarıma da değişik geldi. Babaannem, ben ve ‘Kirli’ bir arada geziyoruz, esnafa gidiyoruz daha sonra da meskene dönüyoruz.” dedi.
Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu Müdür Yardımcısı Aylin Yaylı da akademik muvaffakiyetin yanında çocuklara tabiat ve hayvan sevgisini aşılayıp her istikametiyle yanlışsız ve düzgün yetişmeleri için okul olarak çeşitli projeler geliştirdiklerini belirtti.
Yaylı, okullarında kedi ve köpek beslediklerini tabir ederek, “Ayrıca bir velimizle okula gelen Kirli’miz var. Her gün bizim konuğumuz oluyor, benim odama, öğretmenler odasına, vakit zaman sınıflara çıkıyor bizimle derse gidiyor. Matematikten, Türkçeden anlıyor mu bilmiyoruz fakat derslerimize sevinç katıyor.” diye konuştu.
çabucak hemen 5 günlük yavruyken torunu Yiğit’e ikram edilen Çin hafriyatın 3 yıldır bakımını üstüne alan Özkan, “Kirli” ismini verdikleri hayvanı bir an olsun yanından ayırmıyor.
Özkan, meskende, mahallede ve köyde birlikte vakit geçirdiği “Kirli” ile torunu Yiğit’i de eğitim gördüğü Mehmet Akif Ersoy Ortaokulunda vakit zaman ziyarete gidiyor.
Öğrenciler, öğretmenler ve okul idaresinin ilgi gösterdiği “Kirli”, bahçede, okul koridorlarında ve öğretmenler odasında dolaşıp, birtakım günler sınıfa da girerek derslere sevinç katıyor. “Kirli”nin okulda vakit geçirdiği vakit diliminde okulun maskotu olan “Krema” isimli köpek de kaza eşlik ediyor.
Hatice Özkan, AA muhabirine, 3 yıldır tıpkı meskeni paylaştığı “Kirli”nin adeta kentin maskotu haline geldiğini söylemiş oldu.
Kazın bakımını meskeninin balkonunda yaptığını anlatan Özkan, “Benimle birlikte her yere geliyor, ben de işim olduğu vakit her yere onunla gidiyorum, yanımdan ayırmıyorum.” dedi.
Özkan, “Kirli”yi etrafındaki çabucak her insanın tanıdığını lisana getirerek, “Pazara gittiğim vakit ‘Kirli’ geliyor mu diye çabucak ardıma bakıyorlar. Her sabah çıkarıyorum dışarı, gezdiriyorum. Ben gereksinimimi görmek için çıktığımda durmuyor o da benimle geliyor.” diye konuştu.
Kirli’nin ismini oğlu ve torunun verdiğini, onun da ismi söylendiğinde çabucak reaksiyon verdiğini vurgulayan Özkan, “Torunum okula gittiğinde birden fazla sabah Kirli’yle bir arada gdolayıp getiriyoruz.” tabirini kullandı.
“Benim için ‘Kirli’ evlat demek”
Özkan, mesken taşıdığı için Kirli’yle bu ortalar farklı yerlerde kaldıklarını tabir ederek, şunları kaydetti:
“goremezsem özlüyorum onu. Benim için ‘Kirli’ evlat demek. Diğer bir şey diyemem, içime sokasım geliyor. İsmini söyleyerek seviyorum fakat daha hayli kurban olurum seni veren Allah’a diyorum ona, o denli seviyorum. Ben onun gidişini görmeyim ancak o benim gidişimi görsün. Ben onun öldüğünü görmeye dayanamam. Kirlinin beşerlerle ortası epeyce âlâ, insanları seviyor, toplumsallaştı. Oynuyor, saldırması falan yok. Herkesi seviyor. Tanıdıklarına daha değişik sesler çıkartıyor, çocukları epey seviyor, Kirli’ye koş koş dediğin vakit açıp kanatlarını koşuyor, gel kucağıma dediğim vakit, kucağıma geliyor, bana kendini sevdiriyor.”
Özkan’ın torunu 8. sınıf öğrencisi 13 yaşındaki Yiğit Terzi ise hayvanları fazlaca sevdiğini belirterek, babasından doğum günü armağanı olarak Çin hafriyat istediğini söylemiş oldu.
Terzi, “Kirli”nin okula birinci geldiği gün arkadaşlarının şaşırdığını tabir ederek, “Babaannemle birçok vakit beni okula getirip, gdolayıyor. Arkadaşlarımla oynuyor, derse de girip okulu dolaşıyor, ben onu hayli seviyorum. Öğretmenlerime teşekkür ediyorum. Farklı bir hayvan olduğu için arkadaşlarıma da değişik geldi. Babaannem, ben ve ‘Kirli’ bir arada geziyoruz, esnafa gidiyoruz daha sonra da meskene dönüyoruz.” dedi.
Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu Müdür Yardımcısı Aylin Yaylı da akademik muvaffakiyetin yanında çocuklara tabiat ve hayvan sevgisini aşılayıp her istikametiyle yanlışsız ve düzgün yetişmeleri için okul olarak çeşitli projeler geliştirdiklerini belirtti.
Yaylı, okullarında kedi ve köpek beslediklerini tabir ederek, “Ayrıca bir velimizle okula gelen Kirli’miz var. Her gün bizim konuğumuz oluyor, benim odama, öğretmenler odasına, vakit zaman sınıflara çıkıyor bizimle derse gidiyor. Matematikten, Türkçeden anlıyor mu bilmiyoruz fakat derslerimize sevinç katıyor.” diye konuştu.