odakulebuda
New member
- Katılım
- 26 Eki 2020
- Mesajlar
- 1,951
- Puanları
- 0
Kabil’de kaosun sebebi ABD Afganistan’dan bütün askeri birliklerini çeken ABD’nin, 16 Ağustos’ta başlayan tahliye sürecinde oluşan kaostan, Hamid Karzai Havaalanı’ndaki izdiham manzaralarından ve kent ortasındaki güvenlik zaafiyeti niçiniyle yaşanan ataklardan sorumlu olduğu ortaya çıktı. Washington Post’un haberine nazaran, 15 Ağustos’ta, eski Afgan Devlet Lideri Eşref Gani’nin ülkeden kaçması daha sonrası Taliban önderi Abdulgani Birader ve ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) Lideri Orgeneral Kenneth McKenzie içinde Katar’ın başşehri Doha’da bir görüşme gerçekleşti. toplantıda Birader McKenzie’ye “tahliye için verilen mühlet olan 31 Ağustos’a kadar Kabil’i ABD denetim etsin ve güvenliğini sağlasın” teklifinde bulundu. Lakin bu teklif ABD tarafınca reddedildi.
KARARI BİDEN VERDİ
Habere nazaran, Kabil’e erken girmeyi planlamadıklarını ve Gani’nin kaçmasının sürpriz olduğunu belirten Birader “Bununla başa çıkmak için iki seçeneğimiz var. Ya ABD ordusu Kabil’in güvenliğini sağlama sorumluluğunu üstlensin ya da bunu biz yapalım” dedi. McKenzie ise Lider Joe Biden ile bu durumu görüştüğünü belirterek, “Biden, tüm Amerikan birliklerini Afganistan’dan çekme fikrinde kararlı kaldı. Afgan hükûmetinin çöküşü, Biden’ın fikrini değiştirmedi. ABD’nin yalnızca tahliyelerin inançlı gerçekleşebilmesi için havaalanının denetimine gereksinimi var” diyerek sorumluluktan kaçtı ve Birader’in teklifini geri çevirdi. Habere göre ABD’nin bu tercihi son iki haftada yaşanan kaos ve kaos ortamına yer hazırladı.
ULUSAL BİR UTANÇ
Post’un haberine bakılırsa ABD’nin sorumluluktan kaçmasının akabinde Taliban kentin denetimini ele geçirdi. ABD ve öteki ülkere çalışmış işçilerin yanısıra çeşitli sebeplerden ötürü ülkeden çıkmak isteyen Afganlar havaalanına akın etti ve izdiham oluştu. Haberde Biden idaresi eleştirilerek, “Bu sahiden ulusal bir utanç. Biden idaresi, biz tahliye olurken Kabil’i denetim etme bahtına sahipti, lakin burayı Taliban’a bırakmayı seçti. Bu, apaçık vazife dikkatsizliğidir. Havaalanı etrafında ve kentte DEAŞ’ın yaptığı hücumlardan ve ölen 13 ABD askerinden, sorumluluğu kabul etmeyen Biden idaresi mes’uldür” sözleri kullanıldı.
TAHLİYELERE TAKVİYE
Geçtiğimiz günlerde İngiliz Daily Mail gazetesi, ABD ileTaliban güçleri içinde tahliye operasyonuna ait uyumun görünmeyen yüzünü ortaya çıkarmış, ABD’nin tahliyeler sırasında Taliban güçlerinden yardım aldığını ortaya koymuştu. Mail’in haberinde, Taliban güçlerinin Kabil ortasında bulunan ve ayrıntıları kendilerine sağlanan Amerikalıları kümeler halinde alıp, Hamid Karzai Havalalanı etrafında ABD tarafınca belirlenen noktalara taşıdığı belirtilmişti. CIA Lideri Willim J. Burns Kabil’de Taliban başkanlarından Molla Abdülgani Birader ile tahliyeleri görüşmesi de savları desteklemişti.
Putin: Afganistan’da yaşanan insani bir felakettir
Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin’den Washington idaresini maksat alan zehir zemberek açıklamalar geldi. Rusya’nın Vladivostok kentinde düzenlenen Doğu İktisat Forumu’nda Afganistan’daki son gelişmeleri kıymetlendiren Putin, “Afganistan’da ABD ve müttefikleri için çalışan ve terk edilen insanların sayısına bakarsanız, bu bir insani felakettir” dedi ve ABD için çalışan işçinin yüz üstü bırakıldığına işaret etti. Putin, ABD ve öbür Batılı güçlerin Afganistan’dan çekilmesinin akabinde “gerekli derslerin” alınması gerektiğini tabir etti. Washington’ın Afganistan serüveni için 1,5 trilyon dolardan fazla para harcadığına dikkat çeken Rus başkan, bu kadar yatırıma karşın kararın değişmediğini vurguladı.
Pentagon: Pençşir’e müdahale etmeyeceğiz
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü John Kirby, Amerikan ordusunun Pencşir vilayetinde Taliban hakimiyetine direnen mahallî güçlere takviye verip vermeyeceğine ait bir soruya, “ABD’nin Afganistan’daki askeri operasyonu sona ermiştir” karşılığını verdi ve ABD’nin bölgede yaşanan çatışmalara daha fazla müdahale etmeyeceğine işaret etti.
AB: Operasyonel irtibat kuracağız
Avrupa Birliği (AB) Dış Bağlantılar ve Güvenlik Siyaseti Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Avrupa Birliği’nin hudutlu şartlarla Taliban’la bağlantı kuracağını söz ederek, “Bu, Taliban’ı tanıyacağımız manasına gelmiyor” dedi. Borrell, “Afganistan nüfusunu desteklemek için yeni hükûmetle bağlantıda olmalıyız. Lakin bu ‘tanıma’ manasına gelmiyor. Bu, operasyonel iletişim” açıklamasını yaptı.
KARARI BİDEN VERDİ
Habere nazaran, Kabil’e erken girmeyi planlamadıklarını ve Gani’nin kaçmasının sürpriz olduğunu belirten Birader “Bununla başa çıkmak için iki seçeneğimiz var. Ya ABD ordusu Kabil’in güvenliğini sağlama sorumluluğunu üstlensin ya da bunu biz yapalım” dedi. McKenzie ise Lider Joe Biden ile bu durumu görüştüğünü belirterek, “Biden, tüm Amerikan birliklerini Afganistan’dan çekme fikrinde kararlı kaldı. Afgan hükûmetinin çöküşü, Biden’ın fikrini değiştirmedi. ABD’nin yalnızca tahliyelerin inançlı gerçekleşebilmesi için havaalanının denetimine gereksinimi var” diyerek sorumluluktan kaçtı ve Birader’in teklifini geri çevirdi. Habere göre ABD’nin bu tercihi son iki haftada yaşanan kaos ve kaos ortamına yer hazırladı.
ULUSAL BİR UTANÇ
Post’un haberine bakılırsa ABD’nin sorumluluktan kaçmasının akabinde Taliban kentin denetimini ele geçirdi. ABD ve öteki ülkere çalışmış işçilerin yanısıra çeşitli sebeplerden ötürü ülkeden çıkmak isteyen Afganlar havaalanına akın etti ve izdiham oluştu. Haberde Biden idaresi eleştirilerek, “Bu sahiden ulusal bir utanç. Biden idaresi, biz tahliye olurken Kabil’i denetim etme bahtına sahipti, lakin burayı Taliban’a bırakmayı seçti. Bu, apaçık vazife dikkatsizliğidir. Havaalanı etrafında ve kentte DEAŞ’ın yaptığı hücumlardan ve ölen 13 ABD askerinden, sorumluluğu kabul etmeyen Biden idaresi mes’uldür” sözleri kullanıldı.
TAHLİYELERE TAKVİYE
Geçtiğimiz günlerde İngiliz Daily Mail gazetesi, ABD ileTaliban güçleri içinde tahliye operasyonuna ait uyumun görünmeyen yüzünü ortaya çıkarmış, ABD’nin tahliyeler sırasında Taliban güçlerinden yardım aldığını ortaya koymuştu. Mail’in haberinde, Taliban güçlerinin Kabil ortasında bulunan ve ayrıntıları kendilerine sağlanan Amerikalıları kümeler halinde alıp, Hamid Karzai Havalalanı etrafında ABD tarafınca belirlenen noktalara taşıdığı belirtilmişti. CIA Lideri Willim J. Burns Kabil’de Taliban başkanlarından Molla Abdülgani Birader ile tahliyeleri görüşmesi de savları desteklemişti.
Putin: Afganistan’da yaşanan insani bir felakettir
Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin’den Washington idaresini maksat alan zehir zemberek açıklamalar geldi. Rusya’nın Vladivostok kentinde düzenlenen Doğu İktisat Forumu’nda Afganistan’daki son gelişmeleri kıymetlendiren Putin, “Afganistan’da ABD ve müttefikleri için çalışan ve terk edilen insanların sayısına bakarsanız, bu bir insani felakettir” dedi ve ABD için çalışan işçinin yüz üstü bırakıldığına işaret etti. Putin, ABD ve öbür Batılı güçlerin Afganistan’dan çekilmesinin akabinde “gerekli derslerin” alınması gerektiğini tabir etti. Washington’ın Afganistan serüveni için 1,5 trilyon dolardan fazla para harcadığına dikkat çeken Rus başkan, bu kadar yatırıma karşın kararın değişmediğini vurguladı.
Pentagon: Pençşir’e müdahale etmeyeceğiz
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü John Kirby, Amerikan ordusunun Pencşir vilayetinde Taliban hakimiyetine direnen mahallî güçlere takviye verip vermeyeceğine ait bir soruya, “ABD’nin Afganistan’daki askeri operasyonu sona ermiştir” karşılığını verdi ve ABD’nin bölgede yaşanan çatışmalara daha fazla müdahale etmeyeceğine işaret etti.
AB: Operasyonel irtibat kuracağız
Avrupa Birliği (AB) Dış Bağlantılar ve Güvenlik Siyaseti Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Avrupa Birliği’nin hudutlu şartlarla Taliban’la bağlantı kuracağını söz ederek, “Bu, Taliban’ı tanıyacağımız manasına gelmiyor” dedi. Borrell, “Afganistan nüfusunu desteklemek için yeni hükûmetle bağlantıda olmalıyız. Lakin bu ‘tanıma’ manasına gelmiyor. Bu, operasyonel iletişim” açıklamasını yaptı.