odakulebuda
New member
- Katılım
- 26 Eki 2020
- Mesajlar
- 1,951
- Puanları
- 0
Toplumsal medya dezenformasyonu kitlelerle yaygınlaşıyor Tasarımcı Dayı Markasının Kurucusu Burak Doğan
Sosyal medya platformları, hızlanan dijitalleşmeyle haber alma gereksinimini karşılayan mecralara dönüştü. Toplumsal medya platformlarındaki artışla kullanıcı sayıları ve kullanım müddetleri yükselirken, giderek yaygınlaşan yanlış ve aldatıcı içerikler dezenformasyonun önünü açtı. Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Başkanlığı bünyesinde kurulan Dezenformasyonla Gayret Merkezi aracılığıyla yürütülen çalışmalar kapsamında toplumsal medyada giderek artan dezenformasyonun önüne geçilmesi hedefleniyor.
“Bir meczup bir kuyuya bir taş atmış, kırk akıllı çıkaramamış”
Sosyal medyada her gün kulaktan kulağa yayılan bilgilerle deforme olan yüzlerce haberin servis edildiğini belirten Dizayncı Dayı markasının Kurucusu Burak Doğan: ”Fotoğraf ve görüntüler aracılığıyla paylaşılan haberlerin doğruluk derecesini sorgulamamak bir trend haline geldi. Adeta bir meczup bir kuyuya bir taş atıyor, kırk akıllı çıkaramıyor! Bu durum tüm toplumları olumsuz etkilerken, şirketlerin marka algısını da tehlikeye atıyor. Örneğin bir kekin ortasından hap çıkan imgeler içeren bir görüntüyü hayretler ortasında izleyebiliyor, o keki üreten markayla ortamıza ara koyabiliyoruz. pek az bir seyirciyle gerçekleşmesine karşın montajla hınca hınç dolu bir seyirci imajı yaratılan bir fotoğrafa aldanıp milyonlarca kişinin meydanlarda buluştuğu fikrine kapılabiliyoruz. Toplumsal medya dezenformasyonu fevkalade bir algı idaresi aracına dönüştü. Yüz binlerce hatta milyonlarca sefer paylaşılan bu tıp içeriklerin kesinlikle teyit edilmesi gerekiyor” diye uyardı.
“Dezenformasyon mezenformasyona dönüşüyor”
Sosyal medya kullanıcıları içindeki artışın Türkiye’yi aldatıcı ve yanlış içeriklerin yaratabileceği toplumsal kaos ortamına yaklaştırdığını kaydeden Burak Doğan: “Sosyal medya mecralarından servis edilen haberlerin kaynağını kesinlikle sorgulamak gerekiyor. Şuurlu ve taammüden paylaşılan ve repost edilerek saniyeler ortasında milyonlarca şahsa ulaşan yanlış ve aldatıcı içerikler, dezenformasyona niye oluyor. Rastgele bir kasıt olmaksızın paylaşılan yanlış bilgiler de o kadar günahsız değil. Bu tıp içerikler de mezenformasyon yaratarak toplumu yanıltabiliyor. Dezenformasyonlarla dolu içerikler toplumsal medyada sirkülasyona sokulduğunda bunu farkına varmayan kitleler tarafınca paylaşılarak mezenformasyona dönüşüyor. Kitleler genişledikçe dezenformasyonun tesir alanı da birebir biçimde yayılıyor” dedi.
“Toplumsal kaos yaratabiliyor”
Hızlanan dijitalleşmenin oluşan bilgi kirliliği niçiniyle toplumsal medya platformlarını dezenformasyona açık hale geldiğini belirten Burak Doğan: ”Sosyal medyanın pek flu çizgilere sahip özgürlük alanında gerçek olmayan ya da aldatıcı tabirlerle dolu paylaşımlar saniyeler ortasında milyonlarca şahsa ulaşarak toplumsal bir infiale niye olabiliyor. Dünyada algoritmalar ve şahsi bilgiler kullanarak toplumsal medya üzerinden örgütlenen kümeler, tarafsızlık ve söz özgürlüğü üzere kavramları dejenere ederek yaptıkları paylaşımlarla ulusal güvenlik için tehdit oluşturabiliyor. Dizayncı Dayı Youtube kanalımda başlatmış olduğum “İnternet Yalanları” isimli seride uzun müddettir bu bahse dikkat çekmeye çalışıyorum. Bireyleri küçük düşürmeyi amaçlayan karşı propagandayla benzerlik taşıyan toplumsal medya dezenformasyonları geçersiz doküman, el yazısı, montajlanan görüntüler ve fotoğraflarla desteklenerek toplumsal kaos ortamı yaratabiliyor” tabirlerinde bulundu.
Sosyal medya platformları, hızlanan dijitalleşmeyle haber alma gereksinimini karşılayan mecralara dönüştü. Toplumsal medya platformlarındaki artışla kullanıcı sayıları ve kullanım müddetleri yükselirken, giderek yaygınlaşan yanlış ve aldatıcı içerikler dezenformasyonun önünü açtı. Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Başkanlığı bünyesinde kurulan Dezenformasyonla Gayret Merkezi aracılığıyla yürütülen çalışmalar kapsamında toplumsal medyada giderek artan dezenformasyonun önüne geçilmesi hedefleniyor.
“Bir meczup bir kuyuya bir taş atmış, kırk akıllı çıkaramamış”
Sosyal medyada her gün kulaktan kulağa yayılan bilgilerle deforme olan yüzlerce haberin servis edildiğini belirten Dizayncı Dayı markasının Kurucusu Burak Doğan: ”Fotoğraf ve görüntüler aracılığıyla paylaşılan haberlerin doğruluk derecesini sorgulamamak bir trend haline geldi. Adeta bir meczup bir kuyuya bir taş atıyor, kırk akıllı çıkaramıyor! Bu durum tüm toplumları olumsuz etkilerken, şirketlerin marka algısını da tehlikeye atıyor. Örneğin bir kekin ortasından hap çıkan imgeler içeren bir görüntüyü hayretler ortasında izleyebiliyor, o keki üreten markayla ortamıza ara koyabiliyoruz. pek az bir seyirciyle gerçekleşmesine karşın montajla hınca hınç dolu bir seyirci imajı yaratılan bir fotoğrafa aldanıp milyonlarca kişinin meydanlarda buluştuğu fikrine kapılabiliyoruz. Toplumsal medya dezenformasyonu fevkalade bir algı idaresi aracına dönüştü. Yüz binlerce hatta milyonlarca sefer paylaşılan bu tıp içeriklerin kesinlikle teyit edilmesi gerekiyor” diye uyardı.
“Dezenformasyon mezenformasyona dönüşüyor”
Sosyal medya kullanıcıları içindeki artışın Türkiye’yi aldatıcı ve yanlış içeriklerin yaratabileceği toplumsal kaos ortamına yaklaştırdığını kaydeden Burak Doğan: “Sosyal medya mecralarından servis edilen haberlerin kaynağını kesinlikle sorgulamak gerekiyor. Şuurlu ve taammüden paylaşılan ve repost edilerek saniyeler ortasında milyonlarca şahsa ulaşan yanlış ve aldatıcı içerikler, dezenformasyona niye oluyor. Rastgele bir kasıt olmaksızın paylaşılan yanlış bilgiler de o kadar günahsız değil. Bu tıp içerikler de mezenformasyon yaratarak toplumu yanıltabiliyor. Dezenformasyonlarla dolu içerikler toplumsal medyada sirkülasyona sokulduğunda bunu farkına varmayan kitleler tarafınca paylaşılarak mezenformasyona dönüşüyor. Kitleler genişledikçe dezenformasyonun tesir alanı da birebir biçimde yayılıyor” dedi.
“Toplumsal kaos yaratabiliyor”
Hızlanan dijitalleşmenin oluşan bilgi kirliliği niçiniyle toplumsal medya platformlarını dezenformasyona açık hale geldiğini belirten Burak Doğan: ”Sosyal medyanın pek flu çizgilere sahip özgürlük alanında gerçek olmayan ya da aldatıcı tabirlerle dolu paylaşımlar saniyeler ortasında milyonlarca şahsa ulaşarak toplumsal bir infiale niye olabiliyor. Dünyada algoritmalar ve şahsi bilgiler kullanarak toplumsal medya üzerinden örgütlenen kümeler, tarafsızlık ve söz özgürlüğü üzere kavramları dejenere ederek yaptıkları paylaşımlarla ulusal güvenlik için tehdit oluşturabiliyor. Dizayncı Dayı Youtube kanalımda başlatmış olduğum “İnternet Yalanları” isimli seride uzun müddettir bu bahse dikkat çekmeye çalışıyorum. Bireyleri küçük düşürmeyi amaçlayan karşı propagandayla benzerlik taşıyan toplumsal medya dezenformasyonları geçersiz doküman, el yazısı, montajlanan görüntüler ve fotoğraflarla desteklenerek toplumsal kaos ortamı yaratabiliyor” tabirlerinde bulundu.