- Katılım
- 25 Mar 2021
- Mesajlar
- 2,023
- Puanları
- 36
Türk edebiyatının değerli isimlerinden Şair Müellif Bahaettin Karakoç‘un oğlundan müze talebi
88 yaşında hayatını kaybeden ünlü Şair ve Muharrir Bahaettin Karakoç’un oğlu Oğuz Karakoç, babasının yaşadığı meskenin müzeye dönüştürülerek yapıtlarının ve anılarının sergilenmesini istedi
KAHRAMANMARAŞ – Türk edebiyatında ‘Dede Korkut’ ve ‘Beyaz Kartal’ olarak anılan ve 2018 yılında 88 yaşında ömrünü kaybeden şair ve müellif Bahaettin Karakoç’un oğlu Oğuz Karakoç, babasının yaşadığı meskenin müzeye dönüştürülerek yapıtlarının ve anılarının sergilenmesini istedi.
Babasının sıhhati ve gençliği devrinde birlikte görüşme imkanı olan ve onun yapıtlarını takip eden edebiyat dünyası ve sevenleri ile sık sık baba meskenine geldiğini ve burada babasını yad ettiklerini söyleyen Karakoç, “Türk edebiyatının, Beyaz Kartalı diye anılan şair Bahattin Karakoç‘un büyük oğluyum. Biz 9 kardeşiz ve dolaysıyla öteki kardeşlerim vilayet haricinde ve ben Kahramanmaraş’ta yaşadığım için merhum babamın ömrünün geçtiği şiirler yazdığı konutundayız. Bu konutun bakımını ben üstlenmiş durumdayım. Yani bu yeri görmek isteyen, kendisinin gençliği ve sağlıklı devrinde birlikte şiir ve edebiyat ile ilgili mevzuları bu yerde paylaşanlar vakit zaman özlüyorlar. Buraya onları davet ediyorum, burada sohbet ediyoruz ve geçmişi yad ediyoruz” dedi.
Özel bir müze olarak kullandıkları bu konutun babasına ilişkin kitap ve çeşitli yapıtların bir ortada bulunduğu büyük bir müzeye dönüştürülmesini isteyen Karakoç, “Geçmişte birtakım kurumların bu yerin ya da bu yerin yapıtlarının kütüphaneye dönüştürülmesi konuşulmuş görüşülmüştü. Lakin ne yazık ki, bu hayata geçmedi. Vefatından 3 yıl geçmesine karşın biz onun yapıtlarını gözlüğü, daktilo ve biroldukca eşyasını koruma ediyoruz. Şayet ki, kurumlarımızdan önemli manada buranın kütüphaneye dönüştürülmesini teklif gelirse biz buna açığız” diye konuştu.
Bahaettin Karakoç’un yapıtlarını yaşatmaya devam ettiklerini söz eden Karakoç, “Babam 24’e yakın eser yazmıştı olağan kitapları, sonrasındasında kalın hacimli kitaplar halinde bunlar piyasaya sürüldü. Babamın sıhhati periyodunda basımı yapıldı. Şuanda Türk Lisanı ve Edebiyatı öğretmeni Ramazan Avcı ile birlikte, babamın basılmamış ya da kitaba girilmemiş yapıtlarını bir ortaya getirmeye çalışıyoruz. Tabi babamın yapıtlarının hepsi bedelli bizim için. Günümüz dünyasında medyada, ‘Ihlamurlar Çiçek Açtı’ şiiri klip haline taşındı. Başka yandan, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın açtığı münacat yarışında, ‘Beyaz Dilekçe’ isimli yapıtı 700 eser içinde birinci olmuştu. Bu şiirlerin yanı sıra babamın tüm şiirlerini epeyce seviyorum” dedi.
Şair bir ailenin 5 çocuğundan biri olan Bahaettin Karakoç, 1930’da Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde dünyaya geldi.
Karakoç, ilkokulu Ekinözü ilçesinde, ortaokulu da Düziçi ilçesi ile Ankara’daki Hasanoğlan Köy Enstitüsünde tamamladı. çabucak hemen ilkokul 3. sınıftayken bir haftada Osmanlıcayı öğrenip, bir ayda da Kur’an-ı Kerim’i okumayı bitirdi. Okuma ve yazma sevdası hayatının son anına kadar süren Karakoç’un onlarca yapıtı günümüzde ilgili görmeye devam ediyor.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Halil Ulubey
88 yaşında hayatını kaybeden ünlü Şair ve Muharrir Bahaettin Karakoç’un oğlu Oğuz Karakoç, babasının yaşadığı meskenin müzeye dönüştürülerek yapıtlarının ve anılarının sergilenmesini istedi
KAHRAMANMARAŞ – Türk edebiyatında ‘Dede Korkut’ ve ‘Beyaz Kartal’ olarak anılan ve 2018 yılında 88 yaşında ömrünü kaybeden şair ve müellif Bahaettin Karakoç’un oğlu Oğuz Karakoç, babasının yaşadığı meskenin müzeye dönüştürülerek yapıtlarının ve anılarının sergilenmesini istedi.
Babasının sıhhati ve gençliği devrinde birlikte görüşme imkanı olan ve onun yapıtlarını takip eden edebiyat dünyası ve sevenleri ile sık sık baba meskenine geldiğini ve burada babasını yad ettiklerini söyleyen Karakoç, “Türk edebiyatının, Beyaz Kartalı diye anılan şair Bahattin Karakoç‘un büyük oğluyum. Biz 9 kardeşiz ve dolaysıyla öteki kardeşlerim vilayet haricinde ve ben Kahramanmaraş’ta yaşadığım için merhum babamın ömrünün geçtiği şiirler yazdığı konutundayız. Bu konutun bakımını ben üstlenmiş durumdayım. Yani bu yeri görmek isteyen, kendisinin gençliği ve sağlıklı devrinde birlikte şiir ve edebiyat ile ilgili mevzuları bu yerde paylaşanlar vakit zaman özlüyorlar. Buraya onları davet ediyorum, burada sohbet ediyoruz ve geçmişi yad ediyoruz” dedi.
Özel bir müze olarak kullandıkları bu konutun babasına ilişkin kitap ve çeşitli yapıtların bir ortada bulunduğu büyük bir müzeye dönüştürülmesini isteyen Karakoç, “Geçmişte birtakım kurumların bu yerin ya da bu yerin yapıtlarının kütüphaneye dönüştürülmesi konuşulmuş görüşülmüştü. Lakin ne yazık ki, bu hayata geçmedi. Vefatından 3 yıl geçmesine karşın biz onun yapıtlarını gözlüğü, daktilo ve biroldukca eşyasını koruma ediyoruz. Şayet ki, kurumlarımızdan önemli manada buranın kütüphaneye dönüştürülmesini teklif gelirse biz buna açığız” diye konuştu.
Bahaettin Karakoç’un yapıtlarını yaşatmaya devam ettiklerini söz eden Karakoç, “Babam 24’e yakın eser yazmıştı olağan kitapları, sonrasındasında kalın hacimli kitaplar halinde bunlar piyasaya sürüldü. Babamın sıhhati periyodunda basımı yapıldı. Şuanda Türk Lisanı ve Edebiyatı öğretmeni Ramazan Avcı ile birlikte, babamın basılmamış ya da kitaba girilmemiş yapıtlarını bir ortaya getirmeye çalışıyoruz. Tabi babamın yapıtlarının hepsi bedelli bizim için. Günümüz dünyasında medyada, ‘Ihlamurlar Çiçek Açtı’ şiiri klip haline taşındı. Başka yandan, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın açtığı münacat yarışında, ‘Beyaz Dilekçe’ isimli yapıtı 700 eser içinde birinci olmuştu. Bu şiirlerin yanı sıra babamın tüm şiirlerini epeyce seviyorum” dedi.
Şair bir ailenin 5 çocuğundan biri olan Bahaettin Karakoç, 1930’da Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde dünyaya geldi.
Karakoç, ilkokulu Ekinözü ilçesinde, ortaokulu da Düziçi ilçesi ile Ankara’daki Hasanoğlan Köy Enstitüsünde tamamladı. çabucak hemen ilkokul 3. sınıftayken bir haftada Osmanlıcayı öğrenip, bir ayda da Kur’an-ı Kerim’i okumayı bitirdi. Okuma ve yazma sevdası hayatının son anına kadar süren Karakoç’un onlarca yapıtı günümüzde ilgili görmeye devam ediyor.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Halil Ulubey