odakulebuda
New member
- Katılım
- 26 Eki 2020
- Mesajlar
- 1,951
- Puanları
- 0
Dünya’daki suyun kaynağı göktaşları olabilir Japonya’nın 6 yıl süren süren uzay vazifesinde topladığı az numuneleri inceleyen bilim insanları, Dünya’daki suların Güneş Sistemi’nin uzak noktalarından gelen göktaşları tarafınca getirilmiş olabileceğini tespit etti.
TRT Haber’de yer alan bilgilere nazaran Hayabusa 2 keşif robotu, 2014’te Dünya’dan fırlatılıp yaklaşık 300 milyon kilometre uzaklıktaki Ryugu asteroidine inmişti.
Oradaki toz ve taşları 2020’de getiren Hayabusa 2, bu nadir örnekleri bilim insanlarının incelemesine sundu.
yaşamın başlangıcı ve kozmosun oluşumunu araştıran bilim insanları, mevzuyla ilgili çalışmalarını yayımlamaya başladı.
Haziran ayında yayımlanan bir araştırmada bilim insanları, ömrün yapıtaşları olan aminoasitlerin uzayda oluşmuş olabileceğini gösteren organik malzeme bulduklarını açıklamıştı.
Nature Astronomy isimli bilimsel mecmuadaki yeni makaledeyse Ryugu’dan alınan örneklerin, Dünya’daki okyanusların milyarlarca yıl evvel nasıl oluştuğu sorusu hakkında ipucu verebileceği aktarıldı.
Pazartesi yayımlanan makalede “Gaz haline gelebilen unsurlar ve organik elementler açısından varlıklı C-tipi asteroitler, Dünya’daki suyun ana kaynaklarından biri olabilir” sözüne yer verildi.
Aralarında Japonya haricindeki ülkelerden de bilim insanlarının hazırladığı çalışmada, Ryugu’dan gelen örneklerdeki organik gereçlerin “Güneş Sistemi dışı kaynaklı” ve “muhtemelen, gaz haline gelebilen unsurların kıymetli bir kaynağı” olduğunu gösterdiği açıklandı. Fakat tek kaynak olmasının pek de olası olmadığı vurgulandı.
Bilim insanları, Ryugu’dan elde edilen örneklerin, daha bir hayli yeni bilgiye kapı aralayacağını da kelamlarına ekledi.
Japon Uzay Araştırma Ajansı (JAXA) asteroit üzerine patlayıcı bırakarak yapay krater oluşturmuştu. Yüzeyden alınan 5,4 gramlık gereç, organik ve su taşıyan moleküller de dahil olmak üzere biroldukca olağandışı bileşik içeriyor.
TRT Haber’de yer alan bilgilere nazaran Hayabusa 2 keşif robotu, 2014’te Dünya’dan fırlatılıp yaklaşık 300 milyon kilometre uzaklıktaki Ryugu asteroidine inmişti.
Oradaki toz ve taşları 2020’de getiren Hayabusa 2, bu nadir örnekleri bilim insanlarının incelemesine sundu.
yaşamın başlangıcı ve kozmosun oluşumunu araştıran bilim insanları, mevzuyla ilgili çalışmalarını yayımlamaya başladı.
Haziran ayında yayımlanan bir araştırmada bilim insanları, ömrün yapıtaşları olan aminoasitlerin uzayda oluşmuş olabileceğini gösteren organik malzeme bulduklarını açıklamıştı.
Nature Astronomy isimli bilimsel mecmuadaki yeni makaledeyse Ryugu’dan alınan örneklerin, Dünya’daki okyanusların milyarlarca yıl evvel nasıl oluştuğu sorusu hakkında ipucu verebileceği aktarıldı.
Pazartesi yayımlanan makalede “Gaz haline gelebilen unsurlar ve organik elementler açısından varlıklı C-tipi asteroitler, Dünya’daki suyun ana kaynaklarından biri olabilir” sözüne yer verildi.
Aralarında Japonya haricindeki ülkelerden de bilim insanlarının hazırladığı çalışmada, Ryugu’dan gelen örneklerdeki organik gereçlerin “Güneş Sistemi dışı kaynaklı” ve “muhtemelen, gaz haline gelebilen unsurların kıymetli bir kaynağı” olduğunu gösterdiği açıklandı. Fakat tek kaynak olmasının pek de olası olmadığı vurgulandı.
Bilim insanları, Ryugu’dan elde edilen örneklerin, daha bir hayli yeni bilgiye kapı aralayacağını da kelamlarına ekledi.
Japon Uzay Araştırma Ajansı (JAXA) asteroit üzerine patlayıcı bırakarak yapay krater oluşturmuştu. Yüzeyden alınan 5,4 gramlık gereç, organik ve su taşıyan moleküller de dahil olmak üzere biroldukca olağandışı bileşik içeriyor.