- Katılım
- 25 Mar 2021
- Mesajlar
- 2,016
- Puanları
- 36
ALTINDAĞ, ANKARA (AA) – Doğuştan serebral palsili 21 yaşındaki Eda Dilşad Çelik, Altındağ Halk Eğitim Merkezi‘nde verilen özel eğitimin akabinde yürüyüp koşmaya, bisiklet sürüp tenis oynamaya başladı.
Bacaklarına bağlı takviye aygıtlarıyla fakat ayakta durabilen ve bu sebeple konuttan dışarı çıkamayan doğuştan serebral palsili Çelik’in ömrü, Altındağ İlçe Spor Müdürlüğü ve Altındağ Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünün kendisine ulaşmasıyla büsbütün değişti.
Çelik, Altındağ Halk Eğitim Merkezi’nin tahsis ettiği iki öğretmenle bir sene boyunca aletli ve aletsiz idmanlar yaparak evvel yürümeye, akabinde koşmaya ve ondan sonrasında tenis oynamaya başladı.
“İnsanın özgürlük üzere bir duygusu varmış ve ben onu tattım”
Büyükanne ve büyükbabasıyla yaşayan Çelik, büyük azim ve gayret göstererek elde ettiği muvaffakiyetin kıssasını AA muhabirine anlattı.
Halk Eğitim Merkezi’ndeki rehabilitasyon sürecindilk evvel hiç yürüyemediğini, hatta ayakta durmakta zorlanıp daima düştüğünü anlatan Çelik, öğretmenlerinin kendisine inancını boşa çıkarmamak için hayli çabaladığını söylemiş oldu.
Çelik, en başta ayaklarındaki aygıtları söktüğünü, akabinde istikrarda durmaya çalıştığını lisana getirerek, “Ablalarım bana güvendi ve bunu boşa çıkarmamak için fazlaca azmettim. Yavaş yavaş yürümeye başladım. vakit içinde, düşe kalka hepsi oldu. Koşmaya başladım. Buraya geldiğimde hiç koşamıyordum ve bunu fazlaca istiyordum.” dedi.
Evvelden meskenden tek başına dışarı çıkamadığını ve bu sebeple beşerlerle bir ortaya gelemediğini belirten Çelik, şu biçimde konuştu:
“Şimdi meskenden tek başıma çıkıp markete yahut bakkala gidebiliyorum. Otobüse binen biri değildim. Artık otobüse tek başıma binip buraya gelebiliyorum. Otobüse binince birinci başta hayli endişe yaşadım, nerede ineceğimi, nerede bineceğimi bilmediğim için. Hatta biraz ağlamıştım. İnsanın özgürlük üzere bir duygusu varmış ve ben onu tattım. Bu mevzuda hayli memnunum. Hiç kimse ömrüme müdahale etmiyor ve kararlarımı kendim veriyorum. Çok farklı şeyler bunların hepsi. Daima birilerinin sayesinde, bir servis yahut otomobille bir yerlere giderdim. Kendime inancım yoktu. Hocalarım yardımıyla özgüvenimi kazandım.”
Çelik, üniversite imtihanlarına hazırlandığını ve en büyük hayalinin avukatlık yapmak olduğunu anlatarak, “Bunun yanı sıra sporda ilerlemek istiyorum. Zira spor hayatıma o denli hoş girdi ki bırakmak istemiyorum. Bırakırsam bu bana yakışmaz, ucunu tuttuğumu sonuna kadar götürmek istiyorum. Hayallerimin peşinden de hiç bir vakit ayrılmayacağım.” biçiminde konuştu.
“Sporla hayatına bu türlü bir dokunuş yaptık”
Halk Eğitim Merkezi’ne gelen engelli gençlerin eğitmenliğini yapan Tuğba Gönenç ise Çelik ile tanıştığında yürüyemediğini ve bu sebeple genç kızın bacak kaslarının fazlaca zayıf durumda olduğunu söylemiş oldu.
Başlangıçta tertipli antrenmanlarla Çelik’in bacaklarındaki kasları güçlendirmeyi hedeflediklerini anlatan Gönenç, bu süreçte genç kızın beraberinde kendine olan itimadının de arttığını kaydetti.
Gönenç, Gençlik ve Spor Bakanlığının sağladığı imkanlarla bir yıl boyunca verdikleri dersleri, eğlenceli bir aktiflik haline getirdiklerini belirterek, “Gün ortasında burada tenis oynuyoruz. Öteki hareketleri ve spor yapıyoruz. AVM’ye gidip yemek yiyoruz. Onun aslında oyun arkadaşlığını yaptık biz. Eda’nın beraberinde kendine inancını kazandırıyor tüm bunlar. Yani sporla hayatına bu türlü bir dokunuş yaptık.” dedi.
Birinci başta meskenden çıkamadığı için Çelik’i idmanlara kendisinin getirip götürdüğünü lisana getiren Gönenç, şu biçimde konuştu:
“Eda bu özverimi gördüğü için ‘abla ben yapabilirim’ diyerek bir biçimde meskenden çıktı. Yalnız başına otobüse binebiliyor, markete ve AVM’ye gidebiliyor, gereksinimlerini karşılayabiliyor, faturasını ödeyebiliyor. Zira 6 ay boyunca toplu ulaşımı nasıl kullanımı gerektiğini ona anlattım ve yardımcı oldum. Onu topluma kazandırdığım için fazlaca memnunum. Bakanlığın bize sunduğu bu imkanlara, devletimize sonsuz teşekkür ediyorum.”
Gönenç, Çelik’in engelli rapor oranının yüksek olması ötürüsıyla Engelli Kamu Çalışanı Seçme Sınavı’na (EKPSS) hazırlandığını belirterek, genç kızın bir işe girip kendi parasını ve ekonomik özgürlüğünü kazanmasını dilediğini kaydetti.
“Engelli bireylerimizi Halk Eğitim Merkezi’ne bekliyoruz”
Altındağ Halk Eğitim Merkezi Müdürü Cihan Yıldırım da engelli bireylere ulaşıp, onları gündelik hayatla buluşturmak için uğraş ettiklerini söylemiş oldu.
Çelik’e ulaşmalarının akabinde ona iki öğretmen tahsis ettiklerini aktaran Yıldırım, “Hocalarımızın katkısıyla Eda’yı yürüyebilen, spor yapabilen bir birey haline getirdik. Evvelden konuta mahkum olarak yaşayan Eda, artık daha toplumsal bir birey haline geldi. Eda üzere kızlarımıza hizmet etmek için bütün engelli bireylerimizi halk eğitim merkezine bekliyoruz.” dedi.
Yıldırım, Halk Eğitim Merkezi’nde 3 bin 799 alanda kurs verdiklerini ve insanların şahsi gelişimlerine katkıda bulunmayı hedeflediklerini vurgulayarak, “Halk eğitim denilince anlaşılan dikiş nakış kursları yerine, artık aşçılıktan tutun kuru temizlemeye, meslek edindirme kurslarından yüzme kurslarına kadar her alanda halkımıza hizmet etmeye devam ediyoruz.” diye konuştu.
AA / Bayram Akkaya – Kültür Sanat
Halk Eğitim Merkezi, Altındağ, Engelli, Tenis, Kültür Sanat, Haberler
Bacaklarına bağlı takviye aygıtlarıyla fakat ayakta durabilen ve bu sebeple konuttan dışarı çıkamayan doğuştan serebral palsili Çelik’in ömrü, Altındağ İlçe Spor Müdürlüğü ve Altındağ Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünün kendisine ulaşmasıyla büsbütün değişti.
Çelik, Altındağ Halk Eğitim Merkezi’nin tahsis ettiği iki öğretmenle bir sene boyunca aletli ve aletsiz idmanlar yaparak evvel yürümeye, akabinde koşmaya ve ondan sonrasında tenis oynamaya başladı.
“İnsanın özgürlük üzere bir duygusu varmış ve ben onu tattım”
Büyükanne ve büyükbabasıyla yaşayan Çelik, büyük azim ve gayret göstererek elde ettiği muvaffakiyetin kıssasını AA muhabirine anlattı.
Halk Eğitim Merkezi’ndeki rehabilitasyon sürecindilk evvel hiç yürüyemediğini, hatta ayakta durmakta zorlanıp daima düştüğünü anlatan Çelik, öğretmenlerinin kendisine inancını boşa çıkarmamak için hayli çabaladığını söylemiş oldu.
Çelik, en başta ayaklarındaki aygıtları söktüğünü, akabinde istikrarda durmaya çalıştığını lisana getirerek, “Ablalarım bana güvendi ve bunu boşa çıkarmamak için fazlaca azmettim. Yavaş yavaş yürümeye başladım. vakit içinde, düşe kalka hepsi oldu. Koşmaya başladım. Buraya geldiğimde hiç koşamıyordum ve bunu fazlaca istiyordum.” dedi.
Evvelden meskenden tek başına dışarı çıkamadığını ve bu sebeple beşerlerle bir ortaya gelemediğini belirten Çelik, şu biçimde konuştu:
“Şimdi meskenden tek başıma çıkıp markete yahut bakkala gidebiliyorum. Otobüse binen biri değildim. Artık otobüse tek başıma binip buraya gelebiliyorum. Otobüse binince birinci başta hayli endişe yaşadım, nerede ineceğimi, nerede bineceğimi bilmediğim için. Hatta biraz ağlamıştım. İnsanın özgürlük üzere bir duygusu varmış ve ben onu tattım. Bu mevzuda hayli memnunum. Hiç kimse ömrüme müdahale etmiyor ve kararlarımı kendim veriyorum. Çok farklı şeyler bunların hepsi. Daima birilerinin sayesinde, bir servis yahut otomobille bir yerlere giderdim. Kendime inancım yoktu. Hocalarım yardımıyla özgüvenimi kazandım.”
Çelik, üniversite imtihanlarına hazırlandığını ve en büyük hayalinin avukatlık yapmak olduğunu anlatarak, “Bunun yanı sıra sporda ilerlemek istiyorum. Zira spor hayatıma o denli hoş girdi ki bırakmak istemiyorum. Bırakırsam bu bana yakışmaz, ucunu tuttuğumu sonuna kadar götürmek istiyorum. Hayallerimin peşinden de hiç bir vakit ayrılmayacağım.” biçiminde konuştu.
“Sporla hayatına bu türlü bir dokunuş yaptık”
Halk Eğitim Merkezi’ne gelen engelli gençlerin eğitmenliğini yapan Tuğba Gönenç ise Çelik ile tanıştığında yürüyemediğini ve bu sebeple genç kızın bacak kaslarının fazlaca zayıf durumda olduğunu söylemiş oldu.
Başlangıçta tertipli antrenmanlarla Çelik’in bacaklarındaki kasları güçlendirmeyi hedeflediklerini anlatan Gönenç, bu süreçte genç kızın beraberinde kendine olan itimadının de arttığını kaydetti.
Gönenç, Gençlik ve Spor Bakanlığının sağladığı imkanlarla bir yıl boyunca verdikleri dersleri, eğlenceli bir aktiflik haline getirdiklerini belirterek, “Gün ortasında burada tenis oynuyoruz. Öteki hareketleri ve spor yapıyoruz. AVM’ye gidip yemek yiyoruz. Onun aslında oyun arkadaşlığını yaptık biz. Eda’nın beraberinde kendine inancını kazandırıyor tüm bunlar. Yani sporla hayatına bu türlü bir dokunuş yaptık.” dedi.
Birinci başta meskenden çıkamadığı için Çelik’i idmanlara kendisinin getirip götürdüğünü lisana getiren Gönenç, şu biçimde konuştu:
“Eda bu özverimi gördüğü için ‘abla ben yapabilirim’ diyerek bir biçimde meskenden çıktı. Yalnız başına otobüse binebiliyor, markete ve AVM’ye gidebiliyor, gereksinimlerini karşılayabiliyor, faturasını ödeyebiliyor. Zira 6 ay boyunca toplu ulaşımı nasıl kullanımı gerektiğini ona anlattım ve yardımcı oldum. Onu topluma kazandırdığım için fazlaca memnunum. Bakanlığın bize sunduğu bu imkanlara, devletimize sonsuz teşekkür ediyorum.”
Gönenç, Çelik’in engelli rapor oranının yüksek olması ötürüsıyla Engelli Kamu Çalışanı Seçme Sınavı’na (EKPSS) hazırlandığını belirterek, genç kızın bir işe girip kendi parasını ve ekonomik özgürlüğünü kazanmasını dilediğini kaydetti.
“Engelli bireylerimizi Halk Eğitim Merkezi’ne bekliyoruz”
Altındağ Halk Eğitim Merkezi Müdürü Cihan Yıldırım da engelli bireylere ulaşıp, onları gündelik hayatla buluşturmak için uğraş ettiklerini söylemiş oldu.
Çelik’e ulaşmalarının akabinde ona iki öğretmen tahsis ettiklerini aktaran Yıldırım, “Hocalarımızın katkısıyla Eda’yı yürüyebilen, spor yapabilen bir birey haline getirdik. Evvelden konuta mahkum olarak yaşayan Eda, artık daha toplumsal bir birey haline geldi. Eda üzere kızlarımıza hizmet etmek için bütün engelli bireylerimizi halk eğitim merkezine bekliyoruz.” dedi.
Yıldırım, Halk Eğitim Merkezi’nde 3 bin 799 alanda kurs verdiklerini ve insanların şahsi gelişimlerine katkıda bulunmayı hedeflediklerini vurgulayarak, “Halk eğitim denilince anlaşılan dikiş nakış kursları yerine, artık aşçılıktan tutun kuru temizlemeye, meslek edindirme kurslarından yüzme kurslarına kadar her alanda halkımıza hizmet etmeye devam ediyoruz.” diye konuştu.
AA / Bayram Akkaya – Kültür Sanat
Halk Eğitim Merkezi, Altındağ, Engelli, Tenis, Kültür Sanat, Haberler